Türkiye’de faaliyet gösteren Süryani derneklerinin uzun bir süreden beri devam eden federasyon olma çalışmaları nihayet gerçekleşti.

Sosyal yardımlaşma, dayanışma, kültür ve eğitim gibi alanlarda faaliyet gösteren yedi dernek bir araya gelerek Süryani Dernekler Federasyonu’nu (SÜDEF) kurdu. Süryani Derneklerin katılımıyla kurulan ve Türkiye’nin ilk ve tek federasyonu olan SÜDEF’in Kurucu Genel Başkanlığı'na Evgil Türker getirildi.

Süryani derneklerini bir çatı altında toplayan federasyonun ev sahipliğini yaptığı kuruluş gecesine Mardin, Midyat ve bağlı köylerde yaşayan Süryaniler ile tatil için kentte bulunan yaklaşık 300 Süryani katıldı. Geceye katılanlar federasyon yönetimine çalışmalarında başarılar diledi.

‘BU DAYANIŞMAYI ÖNEMSİYORUZ’
Gecede bir konuşma yapan Süryani Dernekler Federasyonu (SÜDEF) Kurucu Başkanı Evgil Türker, Türkiye’deki Süryani derneklerinin federasyonlaşmasını bir milat olarak değerlendirdiklerini söyledi. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde yaşayan Süryanilerin kurdukları derneklerin bir çatı altında toplanmasından dolayı büyük bir mutluluk duyduklarını anlatan Türker, Süryanilerin bu oluşumla birlikte bir dayanışma içinde olduklarını ve güç birliği yaptıklarını ifade etti. Süryani derneklerin federasyon çatısı altında bir araya gelip tek ses ve tek yürek olduklarını belirten Türker, “Süryani derneklerinin federasyonlaşması Türkiye’de bir ilktir. Bu yüzden bizler bu birlikteliği ve dayanışmayı ülkemiz için ve geleceğizimiz için çok önemsiyoruz” dedi.

’SÜRYANİLER BİR HALKTIR’
Federasyonun kuruluş işlemlerinin tamamlandığını Süryanilere müjdelemek için bu geceyi düzenlediklerini kaydeden Türker, şöyle konuştu:

 "Bu gece bizim için çok önemli ve bir o kadar da güzeldir. Süryaniler, Türkiye’de hep bir cemaat ve dinsel bir olgu olarak ele alındılar. Hâlbuki Süryanilerin bu kadim topraklarda 6 bin yıllık bir geçmişleri var. Bizler sadece dinsel bir kimlik değiliz, aynı zamanda bizim bir de etnik bir kimliğimiz var. Bu yanlış bilginin düzeltilmesi için bizler yoğun bir çaba içinde olacağız. Bunun için de sivil bir inisiyatifin bu aşamada rol alması gerektiğine olan inancımızdan bu yapıyı kurduk. Artık diğer halklar gibi Süryanilerin de cemaatten ziyade bir halk gibi ele alınması ve kabul görmesi lazım. Sadece halkımız ile ilgili yanlış bilgilerin düzeltilmesi değil, aynı zamanda Süryanilerin Lozan Anlaşması’ndan doğan haklarının verilmesi, sosyal, kültürel ve dinsel hürriyetlerinin verilmesi için de çalışmalarımız olacak.”

Başkan Türker, Türkiye’de özgürlük, demokrasi, insan hakları, hoşgörü, hukukun üstünlüğü gibi kavramların daha uygulanabilir olması için çalışmalar yürüteceklerinin altını çizdi.

Yapılan konuşmanın ardından İsveç’ten geceye katılan Süryani sanatçı Başar Yuhannun’un seslendirdiği birbirinden güzel şarkılar eşliğinde konuklar bir arada Hassade, Bagiyye, Hurze ve Şexani oyunlarını oynadılar ve uzun süre sohbet ettiler.