Miroğlu'ndan Referandum sonuçları ile ilgili önemli açıklamalar

Miroğlu'ndan Referandum sonuçları ile ilgili önemli açıklamalar

Midyat’ta, halk oylamasının ‘Evet’ zaferiyle sonuçlanmasından dolayı Ak Parti’de tören düzenlendi.

A+A-

Midyat’ta, resmi olmayan sonuçlara göre Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin Türkiye genelinde yüzde 51,4 ile kabul edilmesinin ardından Ak Parti’de tören düzenlendi.

Cumhuriyet Bulvarı’nda bulunan Ak Parti İlçe Başkanlığı binasında düzenlenen törende, Ak Parti Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu, Midyat Belediye Başkanı Şehmus Nasıroğlu ve Ak Parti İlçe Başkanı Melih Güneştan, anayasa değişikliğinin halk oylaması sonucu kabul edilmesinden dolayı vatandaşların tebriklerini kabul etti.

“MHP’NİN MECLİSTE AK PARTİ İLE OLAN İŞBİRLİĞİNİN SAHADA GÜÇLÜ BİR KARŞILIĞI OLMADIĞINI GÖRDÜK”

Ak Partili Miroğlu, anayasa değişikliği ile ilgili referandum sonuçlarını değerlendirerek, şunları söyledi:

“Kürt seçmen bu referandumda belirleyici oldu. Hakikaten belirleyici oldu. Tabii ki Milliyetçi Hareket Partisi’nin, mecliste Ak Parti ile olan işbirliğini sahada çok da güçlü bir karşılığının olmadığını gördük. Bunun da altının çizilmesi gerekiyor. MHP ile temsil edilen Türk milliyetçi hareketi, içindeki bölünmeler, Cumhurbaşkanlığı sistemi konusunda işte ülkücü hareketin kendi içerisinde bir bütünlük sağlayamamış olması, AK Parti’nin diyelim, ya da referandumda ‘evet’ tercihinde bulunan insanların biraz hayal kırıklığına uğramasına yol açtı. Umuyoruz ki bundan sonra ki süreçte hiç değilse milliyetçi kesim Türkiye’nin bu referandumunu doğru analiz etsin, doğru okusun ve doğru siyasi tercihler yapsın. Hiç değilse bundan sonrası için böyle bir umudu korumak lazım. Ama gördüğümüz şey şuydu; Kürtleri MHP ile, MHP’yi de Kürtlerle korkutma stratejisi izledi Cumhuriyet Halk Partisi ve onunla birlikte hareket eden bağdaşıkları. Bu bağdaşıklar; tabii Kandil’den tutun HDP’ye kadar, FETÖ’ye kadar ve çeşitli iri, küçük çaplı terör örgülerine kadar uzanan bir cepheydi.

KÜRTLER, BU KURUCU DÖNEMDE ‘EVET BİZ DE VARIZ’ DEDİLER

Türkiye’de hep söyledik; Kürt meselesi bir demokrasi ve eşitlenme meselesidir. Bir siyasi temsil ve eşitlenme meselesidir. Bu siyasi temsili Kürtler kendi hayatlarında hissettikleri oranda AK Parti’ye desteklerini sürdürecekler ve AK Parti’yi yalnız bırakmamaya devam edecekler. Tarihi bir hatayla da karşılaşılabilirdik. Yani Kürt seçmenin yüzünü Ak Parti’ye ve Sayın Erdoğan'a döndüğü bir seçimde olabilirdi ki 7 Haziran'a yaşadık bunu, daha 1,5 yıl önce yaşadık. Çok şükür bu olmadı. Bu kadar kötü tecrübeler yaşamış olmamıza rağmen Doğu, Güneydoğu’da, Hendek meselesi, 15 Temmuz, Suriye politikamız vesaire olumlu olumsuz yanları ile böyle bir deneyden geçtik, ama hülasa geldiğimiz yer Türkiye’de Kürt nüfusunun değil ayrılığın, ama üniter birliğin sigortası haline gelmiş olması. Bu sigortanın kıymetini en başta Ak Parti’nin ve diğer partilerin bileceğini düşünmemiz gerekiyor, bunu talep etmemiz gerekiyor. Hepimiz için yeni bir dönem başlıyor, Türkiye için bir dönem başlıyor. Bu dönem kurucu bir dönemdir ve Kürtler bu kurucu dönemde ‘evet biz de varız’ demiş oldular bu seçimde. Dolayısıyla bu hakikati öteleyerek, medyada, şurada burada herhangi bir tartışma yapmanın da çok da anlamlı olmadığını bilmemiz gerekiyor. Hatta bu türden tartışmaları kesinlikle konsept dışı tutmalıyız.

AK PARTİ VE KÜRT İTTİFAKI TÜRKİYE’YE KAZANDIRIR

Ak Parti artı Kürt ittifakı Türkiye’ye kazandırır. Herkese kazanır. Türk halkı kazanır, Kürt halkı kazanır, Türkiye kazanır. Ama bu ittifakın sarsıldığı ya da bu ittifakın zarar gördüğü Haziran seçimi gibi mesela…  Seçimlerde de şunu açık biçimde gördük ki bu ittifakın sarsıldığı, yara aldığı, güçsüz kaldığı dönemlerde de Türkiye’de siyasi istikrardan bahsetmek çokta mümkün olamıyor. Dolayısıyla geldiğimiz nokta şu; evet Doğu, Güneydoğulu seçmeni, metropolde yaşayan kesimi ile ilgili olarak da söylemek gerekirse bu seçmenin desteğini kazanan partilerin Türkiye’de istikrarı temsil eden partiler olmaları ve Türkiye’yi istikrarlı bir biçimde yönetmeleri mümkündür. Ama bunun tersi durumunda olan herhangi bir partinin de Türkiye’yi yönetme şansı söz konusu değil.

2019 SEÇİMLERİNDE BENZER RİSKLERLE KARŞI KARŞIYA KALACAĞIZ

Bir beka sorunumuz var diyordum ve bu beka sorunu için de bu sistemi desteklememiz lazım, yeni sistemi oylarımızla güçlendirmemiz lazım diyorum. Çok şükür böyle bir sonuç ortaya çıktı. Doğu, Güneydoğu’da oylarımız hemen hemen her yerde arttı, hatta çok zayıf olduğumuz yerlerde bile yüzde 150, yüzde 200’e varan artışımız oldu. Mardin'de biz 5 ilçede birinci partiyiz. Oysa düne kadar Midyat ve Yeşilli’yi saymazsak böyle bir pozisyonumuz yoktu. Şimdi Midyat ve Yeşilli ile birlikte Savur’da, Ömerli'de, Artuklu merkezde birinci parti oldu ve bununla toplam 5 ilçede birinci parti konumuna yükseltti bizi. Bu yukarıya doğru ivmenin devam etmesi için önümüzde 2,5 yıl gibi bir zaman var, 2019 seçimlerine kadar. Bunu çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. İzmir'de, İstanbul'da, Ankara'da ve Adana'da ‘evet’ oylarının diğer yerlere göre zayıf kalmasının belki de en büyük sebebinin burada yaşayan Doğu, Güneydoğulu yurttaşlarımıza iyi anlatılamamış olması. Buna dair bir stratejinin olmaması. Bu stratejiyi oluşturmak lazım, çünkü 2019 seçimlerinde de benzer risklerle karşı karşıya kalacağız.”

Midyat’ta oy kullanan 46 bin 946 seçmenin tercihi sandığa evet yüzde 62,8, hayır yüzde 37,2 şeklinde yansırken, oyların dağılımı ise 28 bin 584 evet, 16 bin 915 de hayır oldu. Oylamada bin 447 oy ise geçersiz sayıldı.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.