Midyat’taki Öğretmenlerden Davullu-Defli Eylem
Midyat’ta, kamu emekçilerinin 1 günlük iş bırakma eylemi, büyük katılımla gerçekleşti.
Toplu sözleşme görüşmelerinde çıkan uyuşmazlığın ardından KESK, Kamu-Sen ve Memur Sen'e bağlı sendikalar hükümetin zam teklifine karşı Midyat’ta iş bırakarak eyleme gitti.
Hükümet ile memurun 21 gün süren zam pazarlığından sonuç çıkmadı. Hükümetin son turda teklifi yüzde 3,5+4’e çıkarmasını yetersiz bulan memurlar bugün Midyat’ta iş bırakma eylemi yaptı. KESK, Kamu-Sen, Birleşik-Kamu İş ile Memur-Sen'e bağlı sendika üyeleri, ellerinde çeşitli afişlerle zam önerisine tepkilerini de dile getirdiler.
Davullu-Defli Halaylı Grev
Midyat’ta, Türk Eğitim-Sen, Eğitim Bir-Sen, Özgür Eğitim-Sen, Eğitim-Sen ve Eğitim İş Sendikası'na üye yaklaşık 200 kişi saat 11.00’de Barış ve Kardeşlik Parkı'nda bir araya gelerek; davul ve def eşliğinde oynayıp, hükümetin kamu emekçilerinin maaşlarına yüzde 3,5+4 zam önerisine tepki de bulundular. Ellerinde Türk bayrakları bulunan grup, sık sık hükümet aleyhinde sloganlar attı. Eylem nedeniyle Midyat Emniyet Müdürlüğü ekipleri, parkın çevresinde geniş güvenlik önlemleri aldı.
‘KAPI KULU OLARAK GÖRENLERE CEVABIMIZ’
Toplanan sendikalar adına açıklamayı yapan Özgür Eğitim-Sen Mardin Temsilcisi Mehmet Yıldız, 2012 Türkiye’sinde kendilerini hala kapı kulu olarak görenlere en iyi cevabı vermek için grev haklarını kullandıklarını belirterek, “Bugün burada yalnız değiliz. İşçiler sağlık çalışanları, mimar ve mühendisler, öğrenciler, veliler ve kadınlar olarak bir aradayız, omuz omuzayız. ‘Grev hakkınız yok’ söylemlerini boşa çıkaran yüzbinlerce kamu emekçisi bugün tüm Türkiye’de hayatı durdurmuş durumda. 12 Eylül 2010 referandumu öncesinde kamu emekçilerine “Artık sizler sözleşme yapacaksınız, haklarınızı koruyacağız” diyenler her zaman olduğu gibi sözlerinde durmamışlardır.” diye konuştu.
Yıldız, şöyle devam etti: “Sadece adı toplu sözleşme olan bu sistemin yürümeyeceği zaten başından belliydi. Grev hakkının olmadığı bir toplu pazarlık sistemi olur mu? İşverenin, çalışanına hangi konularda talepte bulunabileceğini belirlediği, son kararı kendisinin verdiği bir toplu pazarlık sistemi dünyanın neresinde var? İşveren sadece sizi dinleyecek, hatta dinliyor gibi gözükecek. Sonra da ‘Sana verdiğimle yetin daha fazlasını istemeye hakkın yok. Grev yapmaya da hakkın yok’ diyerek uluslar arası hukuktan doğan anayasal hakkımız, grev hakkımız, yasal güvence altına alınmayacak. Son söz 11 üyesinin 6’sı hükümet tarafında atanan hakem kuruluna verilecek. Buna da toplu pazarlık denilecek. Dünyanın neresinde görülmüş böyle bir toplu pazarlık?”
Eğitim-Sen Midyat Temsilcisi İbrahim Halil Efetürk de, “İnsanca yaşayabilecek, insan onuruna yaraşır bir ücret istiyoruz. Fazla bir şey istemiyoruz. Her gün yazılı ve görsel medyada bas bas söylenen, bağırılan yükselen ekonomi nerde, genişleyen hazine nerde? Biz payımızı istiyoruz. Öğretmenlik ve insanlık onurumuzu, itibarımızı geri istiyoruz. Her gün dövülmek istemiyoruz. Her gün bıçaklanmak istemiyoruz. Bize sahip çıkması gerekenlerin anında tepki vermesini bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
Konfederasyonların aldığı karar doğrultusunda bir günlük iş bırakma eylemine katılarak basın açıklaması yapan grup üyeleri daha sonra hep bir ağızdan, “Hükümet zammını al başına çal”, “Ücretli bakan istiyoruz”, “Direne direne kazanacağız”, “Hükümet şaşırma sabrımızı taşırma”, “Savaşa değil eğitime bütçe”, “Ek ödeme hakkımız söke söke alırız” diyerek slogan attı. Yapılan basın açıklamasının ardından meydanda toplanan grup dağıldı.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.