Bölgenin önemli kanaat önderleri, eski Mardin Milletvekili ve Şahinler Ailesinin ileri gelenlerinden Veysi Şahin, referandumda ‘evet’ diyeceklerini açıkladı.

Eski Mardin Milletvekili Veysi Şahin, düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada, referandumda Türkiye’nin her alanda daha çok ileri gitmesi, kalkınması, gelişmesi ve büyümesi için ‘evet’ oyu verme kararı aldıklarını söyledi.

“MİLLET KENDİ ANAYASASINI YAZMA HAKKINI KAZANACAK”

16 Nisan’da yapılacak olan referandumun önemine dikkat çeken Şahin, “Şahinler ailesi olarak hem bizler, hem de bizimle beraber hareket eden Midyatlı hemşerilerimizle birlikte geçmişten bugüne kadar her daim Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında olduğumuzu beyan etmek üzere bir araya gelmiş bulunmaktayız. Önümüzde bir referandum var. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini içeren anayasa değişikliği teklifinin oylanacağı, ülkemizin geleceği için belirleyici özellikteki referandumda oyumuzun rengi tabi ki ‘evet’ olacaktır. Türkiye’nin ve yarınlarımızın bu ‘evet’e ihtiyacı vardır. İnşallah bu referandum da yine aynı şekilde sandıktan gümbür gümbür ‘evet’ çıkacağına inanıyorum. 15 Temmuz’da İstiklal mücadelesi veren bu millet kendi anayasasını yazma hakkını da 16 Nisan’da kazanacaktır. Türkiye’nin kaderini değiştirecek, ülkemizde birlik ve beraberliğimizi daha da artıracak olan bu seçimde inanıyorum ki tüm hemşerilerimiz ülkemizdeki istikrarı, ekonomik büyümeyi sürekli hale getirecek bu yeni sistemi ‘evet’ oylarıyla taçlandıracaklardır. Ben özelde Midyat, genelde ise tüm halkımızın referandumda çok yüksek oranda ‘evet’ diyeceğine gönülden inanıyorum.” dedi.

“GÜÇLÜ VE BÜYÜK TÜRKİYE İÇİN EVET DİYECEĞİZ”

Türkiye’nin çok ciddi bir sınavdan geçtiğini, bölge ülkelerde yaşanan coğrafi değişikliklerin Türkiye üzerinde de uygulanmak istendiğini, güçlü ve istikrarlı bir ekonomiye sahip olan Türkiye’nin 15 Temmuz darbe girişimi dahil bir çok olayın üstesinden başarıyla geldiğini vurgulayan Şahin, şunları söyledi:

“15 Temmuz’dan sonra yakaladığımız birlik ve beraberliği referandum sürecinde de göstermemiz gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti ve özellikle bölgemiz Ak Parti iktidara geldikten sonra Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile beraber hizmet gördü, özgürlükler gördü, insan hakları gördü. Bölgenin hassasiyeti bakımından Cumhurbaşkanlığı sistemini içeren Anayasa değişikliğinin inanılmaz faydaları olabileceğine inanıyoruz. Referandum süresince bizlerde neden ‘evet’ dediğimizi ve insanların neden ‘evet’ demesi gerektiğini toplumun bütün kesimleriyle paylaşacağız. Referandumda çıkacak ‘evet’ oylarıyla Cumhurbaşkanımızın ülkemizin için koymuş olduğu hedefleri ve ülkemizin daha güçlü olarak 2023 ve 2071’e ulaşacak yolun tıkanmasına herhangi bir engel kalmayacaktır. Yeni hükümet sistemi ile yani halkın devletle, devletin halkla bütünleşeceği bir durum olacağına yürekten inanıyorum. Güçlü ve büyük Türkiye’nin inşası, yarınlarda lider ülke olabilmesi ve milletçe huzur içerisinde yaşayabilmemiz için, Türkiye’nin geleceği, huzuru, refahı, barışı ve istikrarı için herkesi ‘evet’ oyu vermeye çağırıyorum. Bu referandum ile 12 Eylül, 28 Şubat ve 15 Temmuz zihniyetine ‘dur’ diyeceğiz.”

“İKİ BAŞLI YÖNETİMDE ÜLKEMİZ KRİZLERLE BOĞUŞTU”

Daha güçlü bir yönetim anlayışı ile ülkenin daha güçlü olacağını ve değişikliğin istikrarın teminatı olacağını vurgulayan Şahin, “Bu yeni sistem ile iki başlılık ortadan kalkacak ve tek başlı bir yönetim ülkemizi daha güçlü kılacak, istikrarı kalıcı hale getirecek en önemlisi de budur. İki başlı mevcut sistem yüzünden sürekli Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasında krizler yaşanıyor ve bunun sonucu halkımıza hep olumsuzluklar olarak yansıyordu. Geçmişte Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile Başbakan Mesut Yılmaz, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile Başbakan Tansu Çiller ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile Başbakan Bülent Ecevit arasında yaşanan krizlere hepimiz şahit olduk. Ülkemiz maalesef iki başlılık yüzünden sürekli krizlerle boğuşuyordu. Ak Parti’nin ilk yıllarında da Ahmet Necdet Sezer yine Cumhurbaşkanıydı ve yine sorunlar yaşanıyordu. Daha sonra Sayın Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesi ve ardından Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ilk defa halk tarafından Cumhurbaşkanı seçilmesi ülkemize rahat bir nefes aldırdı. İki başlılığı ortadan kaldıracak yeni hükümet sisteminin ülkemizin önündeki birçok engeli aşmak için elzem olduğunu görüyorum. İki başlılık yüzünden ülkemizin yaşadığı krizleri hiçbirimizin unutmaması gerekiyor.” dedi.

“KOALİSYONLAR DÖNEMİ ARTIK TARİHE GÖMÜLECEK”

Şahin, yeni anayasanın kabulüyle Türkiye’de koalisyonlar dönemini sona erdirecek güçlü Meclis’in oluşacağını, bunun da güçlü icra ve daha güçlü demokrasiyi getireceğini belirterek, “Daha önce Türkiye’nin hak etmediği bir yönetim şekli vardı. Özellikle koalisyonlar dönemi bu yeni sistemle inşallah artık tarihe gömülecek. Sorunlarımıza çözüm üretemeyen, derdimize derman olmayan bir sisteme sahiptik. İnşallah bu yeni sistem ile birlikte koalisyon dönemleri geride kalacak ve her seçim sonucunda belirsizlik oluşmadan yürütme oluşacak. 1999-2002 yılları arasında Doğru Yol Partisi’nin 21. dönem Mardin Milletvekili olarak Meclis’te bulunduğum dönemde DSP, MHP ve ANAP tarafından üçlü koalisyon hükümeti kuruldu. Koalisyon hükümetinin olumsuzluklarına ve hükümeti kuran koalisyon partilerinin kendi aralarındaki anlaşmazlıklarına birebir şahit oldum. Bakan pazarlığı mı dersiniz, milletvekili transferleri mi, istikrarsızlık mı, ekonomik krizler mi, devalüasyonlar mı, yüksek enflasyon mu, işsizlik mi? Ne derseniz deyin, o kadar çok sorun vardı ki bunları anlatmaya kalksam günler yetmez. Dolayısıyla Ak Parti ile birlikte şükürler olsun 15 yıldır ülkemizde tek başına iktidar ve istikrarlı bir hükümet var. Yüce Allah Ak Parti’yi her zaman başarılı ve muzaffer kılsın inşallah.” diye konuştu.

“GELİŞMİŞ ÜLKELER BAŞKANLIK SİSTEMİ İLE YÖNETİLİYOR”

Dünyada şu anda G20 ülkeleri içindeki 10 ülkenin başkanlık sistemi ile yönetildiğini belirten Şahin, “Gelişmiş ülkeler yada güçlü devlet niteliğindeki ABD, Fransa, Arjantin, Brezilya, Çin, Endonezya, Güney Kore, Hindistan, Meksika ve Rusya’da ya yarı başkanlık ya da tam başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Bu sistem kötü olsaydı bu ülkeler bu sistemi hiç kendi ülkelerinde uygularlar mıydı? Bu sistemi rahmetli Demirel denedi, başaramadı. Rahmetli Özal denedi, başaramadı. Sayın Cumhurbaşkanımız, ‘işte halk işte sandık’ diyor. Bugün Ortadoğu ülkeleri üzerinde oynanan oyunlar, sınırlarımızda yeni devletçik yapılanmaları adım adım ülkemize gelirken referandumda verilecek olan ‘evet’ oyları Türkiye’nin bölünmez bütünlüğünü koruyacağı gibi yürütmeyi çok başlılıktan kurtararak sistemin önünü açacaktır.” ifadelerini kullandı.