Kentin Sakini Değil Sahibi Olalım…

Kentin Sakini Değil Sahibi Olalım…

Midyatlı işadamı Halil El, Midyat’ın sorunlarını tanımlayarak, daha yaşanabilir kent olması için önerilerini sundu.

A+A-

Kentsel dönüşüm konularında sorunların tespitini ve çözüm önerilerini bugüne kadar her ortamda dile getiren Midyatlı işadamı Halil El, Midyat’ın sorunlarını tanımlayarak, daha yaşanabilir kent olması için önerilerini sundu.
 
Kentin gelişmesinin önündeki engeller, sorunları ve çözüm yolları konusunda görüşlerini açıklayan işadamı Halil El, toplumsal gelişmenin ve çağdaş yaşamın gerektirdiği kentsel yaşam kalitesine ulaşılabilmesi için yerel yöneticilerin, sivil toplum temsilcilerinin ve halkın
sorunlara ilişkin sorumluluğunu yerine getirmesi gerektiğini söyledi.

 
Kısır politika ve yanlış uygulamalardan vazgeçilerek, farklı bakış açıları ile kentin daha yaşanabilir niteliklere kavuşması için çalışmaların yapılması gerektiğini açıklayan işadamı Halil El, Midyat’ın üniversite ve turizm kenti olması gerektiğini bildirdi.
 
Midyat’ın kanaat önderi konumundaki herkesin bir araya gelerek, Midyat ortak paydasında bulunmasını ve güç birliğini sağlam tutması gerektiğini kaydeden El, “Hepimizin derdi Midyat. Kentin sakini değil sahibi olduğumuzun farkına varmamız lazım. Dünde, bugünde, yarında Midyat’ı düşüneceğiz. Kısır çekişmeleri bir kenara bırakıp, Midyat ortak paydasında buluşmalıyız. Mevcut olumsuzlukları gidermek için kenti düşünen tüm kesimlerin ortak bir platformda ve siyaset üstü bir anlayışla buluşmaları ve doğru teşhislerde bulunmaları artık kaçınılmazdır. Midyat’ın ekonomik yaşamının yanı sıra sosyal ve kültürel yaşamı da geliştirilmeli. Midyat’ın sorunlarını sürekli gündemde tutmalıyız" diye konuştu.
 
Midyat ile özdeşleşen Katori taşı ile ilgili yeni bir eylem planının hayata geçirilmesi gerektiğini belirten Halil El, bu alanda faaliyet gösteren firmaların daha uygun bir yerde toplu şekilde sanatlarını icra etmelerinin sağlanması gerektiğini söyledi.

El, uzun yıllardır yapımı devam eden küçük sanayi sitesinin kısa sürede bitirilerek, hizmete açılmasını istediklerini belirtti. Sık sık yaşanan elektrik kesintilerinden dolayı esnafların iş yapamaz duruma geldiklerini söyleyen Halil El, elektrik kesintisinden dolayı çiftçi, sanayici, esnaf ve tüm vatandaşların sıkıntı yaşadığını ifade etti.
 
KENT, KENTLİLİK VE DEMOKRASİ
Kentlerin bilgi ve kültürün üretildiği, paylaşıldığı ve geliştirildiği yerler olduğunu kaydeden Halil El, “Bu noktadan hareketle, günümüzde yerel yönetimlerin; katılımcılığı benimseyen, temel kentsel sorunların olabildiğince toplumun tüm katmanlarının mutabakatı ile çözüleceğine inanan, şeffaf, hesap vermeye ve demokratik denetime açık, gücünü halktan alan yönetimler olmaları beklenmektedir. Yerel yönetimlerin isleyişlerinde insan haklarına ve evrensel demokrasi ilkelerine saygılı bir anlayışı koşulsuz olarak benimsemeleri ve kenti bu anlayış doğrultusunda yönetmeleri gereklidir. Kentlerimizde birikmiş olan sorunların aşılması, sağlıklı kentsel çevrenin oluşturulması ve kentsel yaşam kalitesinin iyileştirilmesi temel hedefimiz olmalıdır. Toplumun büyük bölümünü içine almayan, halkın katılım ve denetimine kapalı yerel yönetim alışkanlıkları aşılmalıdır. Kent halkının ve meslek örgütlerinin sivil toplum derneklerinin demokratik katılımı ve denetimini sağlayacak bir anlayışın geliştirilmesini, yani Belediye Kanunu’nun 76. Maddesindeki Kent Konseyinin mutlaka kurulması, etkin ve işler halde kullanılması öncelikli ve temel bir ilke olarak görmektedir.” dedi.
 
MİDYAT’TA KENT MİMARİSİ
Midyat kimliğinin canlandırılması, geçmişle gelecek arasındaki bağlantıyı kurmanın gerekliliğinden söz eden Halil El, “Kent kimliğinin, mimari özgünlüğünün korunması ve geliştirilmesi yanında kent kimliğine ve Midyat kent peyzajına katkı yapacak çağdaş mimari yaklaşım ve uygulamalara gereksinim vardır. Özgün Midyat mimarisi ve kentin tarihi değerleri korunup geliştirilmelidir. Kentimizin ekolojik, çevresel değer ve varlıklarının zarar görmesini engelleyip, sürdürülebilirliğini sağlayacak bir planlama gereklidir. Güneşe, doğal enerjilere ve yerel ekolojik sistemlere uygun kent planları yapılmalı, mevcut planlar dönüştürülmelidir. Kentin, yeni ve organize olmuş bir veya birkaç merkeze, yeni ve daha büyük stadyum ile diğer sportif faaliyetlere ait komple tesislere, konut aralarında yer alan erişilebilir çocuk bahçelerine gereksinimi vardır. Kentin mimari ve kültürel değerlerine ve doğal kaynaklarına önem veren; toplumsal değeri olan projeler üretilmelidir.” diye konuştu.
 
NİTELİKLİ İNSAN GÜCÜ
Toplumun ihtiyacı olan nitelikli insan gücünün yetiştirilmesi, sağlıklı işleyen bir eğitim sistemi ile mümkün olduğunu belirten Halil El, şöyle konuştu:

”Eğitim gelişmemizi etkileyen en önemli unsurlardan bir tanesidir. Eğitimde fırsat eşitliğini mümkün olduğunca sağlamalıyız. Köylerimizde öğrencisi az olan okulların öğrencileri birleştirilmiş sınıflarda eğitim ve öğretimlerini yapmaktalar. Bu yöntem sağlıklı bir yöntem değil. Bu durumdan acilen vazgeçilerek, öğrencisi az olan köy okullarının ana sınıfına dönüştürülmesi ve buradaki öğrencilerin de belirlenecek ulaşılabilir bir okulda eğitim almaları sağlanmalıdır. Taşıma merkezi yapılan okullara gelen öğrencilere ek etüt ve yemek sağlanmalı yaşıtları ile aralarındaki eğitim farkı mutlaka minimuma indirilmelidir. Ayrıca köy okullarının hafta sonları açık tutularak, okul idarecileri riyasetinde kadınlara ve genç kızlara yönelik okuma-yazma kursları, tarım, hayvancılık, el sanatları gibi eğitimler verilmelidir. Bu durumda devletin ilgili kurumlarını halkla buluşturup güzel projeler geliştirilebilmeliyiz.”

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum