Son günlerde yaşanan olayların ardından bir açıklama yapan Midyat Genç İşadamları ve Genç Girişimciler Derneği (MİGİAD) Başkanı Zeki Çiçek, sağduyu çağrısı yaptı.

Hiç kimsenin bu halkın huzurunu bozmaya hakkının olmadığını dile getiren Çiçek, iki gün önce PKK tarafından Midyat ve Şırnak’ta yol yapım şantiyesini basıp iş makinelerinin yakılmasına tepki gösterdi.

“ŞİDDETİN KARŞISINDAYIZ VE KINIYORUZ”

Merkezi Midyat’ta bulunan MİGİAD Derneği Başkanı Zeki Çiçek, yaptığı yazılı açıklamada, sağduyulu her kesimin barıştan ve huzurdan yana olduğunu belirterek, “Bölgenin kalkınması, istikrarı ve geleceği, insanların daha rahat bir yaşam sürmeleri ve huzurun tesisi için maalesef bölgemizde şehirlerin modernleşmesi için yapılan yollar, barajlar, fabrikalar ve turizme yönelik altyapı çalışmaları PKK tarafından şantiyelerin ve iş makinelerinin yakılması suretiyle engelleniyor. Bunun en son örneğini bizler maalesef iki gün önce Midyat’ımızda ve hemen yanı başımızda ki Şırnak ilinde gördük. Bölgenin işadamları olarak, bizler bu olayları tasvip etmediğimizi, şiddetin karşısında durduğumuzu ve kınadığımızı belirtmek istiyoruz. Bu yakmalardan ve iş engellemelerinden dolayı yine bölgede yaşayan biz Kürtler, Süryaniler, Ezidiler ve Araplar zarar görmekteyiz. Bu yakıp yıkmalar ve yatırımları engellemeye dönük tutumlar bölgenin kadim halklarına reva görülmemelidir. Kaç zamandır büyük bir heyecanla yapılacak diye ilçe halkında büyük bir sevince neden olan Midyat’ın şehir içi ve çevre bağlantı yolları PKK’nın yol yapım işini alan firmanın İdil yolu üzerinde bulunan şantiye ve iş makinelerini yakması sonucu yine ötelenmiş oldu. Hem biz işadamlarının hem de Midyat halkının talebi bu şiddet olaylarının son bulması ve yolumuza biran önce kaldığı başlanması ve bitirilmesidir.” dedi.

“OLAYLARDAN DOLAYI TURİZM İFLAS ETTİ”

Bölgede yaşanan olaylardan dolayı turizmin durduğunu belirten Çiçek, “Türkiye’nin en sakin ilçelerinden biri olan Midyat, farklı dinler, diller ve ırklardan insanların yaşadığı mozaik ve tüm dünyaya örnek bir şehirdir. Halkımız kendi halinde, işine gücüne bakan, kavgasız, silahsız bir kentimiz olmasına rağmen buraya da maalesef kirli eller bulaştı. Herkesin malumu olduğu üzere memleketin tek gelir kaynağı tarih ve kültür turizmidir. Bölgemizde bu son yaşanan olaylardan dolayı turizm iflas eder bir duruma gelmiştir. Bundan dolayı halkımız, gençlerimiz işsiz güçsüz kalmış, esnaf siftah yapamadan işyerlerini açıp kapatır duruma gelmişlerdir. Bu ortamda, istihdama yönelik faaliyete geçilmesi planlan yatırımlar, çalışmalar ve devam eden çok sayıda fabrika çaresiz ve tedirgin olmaktadır. Oylarını HDP’den yana kullanan işçiler aç, iş adamları tedirgin, halk karamsar ve mahcup bir duruma gelmiş bulunmakta. Ülke genelinde barış, demokrasi ve özgürlük gibi güzel bir yaşamı hayata geçirmek isteyenlerin farklı bir fikir içerisine girdiklerini üzülerek görüyoruz.” diye konuştu.

“HDP’YE OYLAR ‘OLAYLAR OLSUN’ DİYE VERİLMEDİ”

Bölge halkının 7 Haziran seçimlerinde HDP’ye “olaylar olsun” diye oy vermediğini söyleyen Çiçek, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Mardin genelinde HDP ortalama yüzde 70 oy aldı. Halkımız oylarını HDP'ye “olaylar olsun, istikrar bozulsun, huzursuzluk olsun” diye vermedi. Halkımız HDP’ye inandı, güvendi. HDP bu hesapları iyi yapmalı, derhal PKK’dan kaynaklı bölgedeki olayların önüne geçmelidir. Bu anlamda herkesi sağduyuya davet ediyoruz. Bizler bu bölgenin insanı Kürt vatandaşları olarak kardeşimiz Türklerden asla vazgeçmeyeceğiz, bunun sonu ne olursa olsun. Uzun lafın kısası HDP kendisine “barış, huzur ve istikrar olsun” diye verilen oylara ya sahip çıkmalı ya da en yakın seçimde verilen emanet oyları kendisinden alınacaktır. Hükümette, bölgeye, bölge insanına sahip çıkmalı ve derhal iki taraflı silahlar susmalı, çözüm süreci buzdolabından çıkarılmalıdır. Çözüm süreci tek taraflı yürütülmemeli, bölge insanından ılımlı aydın ve söz sahibi alimler de dahil edilmelidir. Çözüm sürecinin sadece artist ve mankenlere de bırakılmamalıdır. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin dediği gibi “olağanüstü hal” ve benzeri düşüncelerden uzak olması gerekir. MİGİAD olarak sesleniyoruz, derhal Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın da buzdolabına koyduğu çözüm sürecini fırına atmalı ve tekrar ısıtılmalıdır. Halkın beklentisi çözüm sürecinin yeniden başlaması yönündedir.”