CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, AK Parti'nin, ''Cumhurbaşkanı'nın görev süresi 7 yıldır'' yönündeki görüşünün, Anayasa'ya uygun olmadığını öne sürerek, ''Bu konuda bir yasal düzenleme yapma ihtiyacı, iktidar partisinin kafasında bir tereddüt olduğunu gösteriyor'' dedi.

Türk Harb-İş Sendikası Genel Başkanı Bayram Bozal ve beraberindeki sendika üyeleri CHP grubunu ziyaret etti. Bozal burada, ''ücretlilerin üzerindeki vergi yükünün azaltılması talebini'' içeren yaklaşık 20 bin imzanın bulunduğu klasörleri, Hamzaçebi'ye verdi.
Hamzaçebi, sendikanın gelir ve vergi dağıtımında adaletsizliğin giderilmesi amacıyla büyük bir imza kampanyası başlattığını anımsattı.

Bozal ise gelir vergisinin ülkede tüm kesimleri ilgilendirdiğini ifade etti. Gelir vergisinin işçiler üzerinde bir yük olarak göründüğünü ifade eden Bozal, ''Asgari ücretliler de bundan etkileniyor. İşçilerin tüm gelirleri vergiye tabi tutulduğu için yüzde 15-35 arasında bir gelir vergisi alınıyor'' diye konuştu.

CHP Ankara Milletvekili İzzet Çetin de ücretlilerin çok zor bir dönemden geçtiğini belirterek, ''AKP, 'alın teri kurumadan emeğiı hakkı verilecektir' diyerek, iktidara geldi ama emekçilere yaşamı neredeyse zindan etti. Bunun en somut örneği de gelir vergisindeki adaletsizlik ve vergilerin önemli bir bölümünün dolaylı vergiler kanalıyla tahsil ediliyor olması'' diye konuştu.

Çetin'in ardından tekrar söz alan Akif Hamzaçebi, Türkiye'de adaletsiz bir vergi yapısı olduğunu savundu.

Vergi yapısının adalete ne kadar uygun olduğunun tespitinde kullanılan en önemli aracın dolaylı-dolaysız vergiler ayrımı olduğunu anlatan Hamzaçebi, şöyle devam etti:

''AKP, 2002 yılında iktidarı devraldığında Türkiye'de adil olmayan bir vergi sistemi vardı. AKP'nin seçim taahhütleri arasında bu adil olmayan vergi sisteminin adil hale getirilmesi, çalışanların ve emek üzerindeki vergi yükünün indirilmesi de vardı. O dönemdeki dolaylı-dolaysız vergi oranı yüzde 66'ya yüzde 34 idi. Tüm vergilerin yüzde 66'lık bölümü dolaylı vergilerden oluşuyordu. Bu oranı aşağıya çekme iddiasıyla yola çıkan AKP, bugün dolaylı vergi oranını yüzde 69'a yükseltmiştir. Yani, vergiler çok büyük ölçüde tüketicilerin omuzundadır. Gelir vergisi yükünün ise çok büyük ölçüde ücretlilerin omuzunda olduğunu görüyoruz.''

Kendilerine teslim edilen imzaların, CHP'nin politikasına uygun istekler içerdiğini ifade eden Hamzaçebi, ''CHP, emek dostu bir partidir. Esasen Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, TÜRK-İŞ Kongresine katıldığı zaman bu kampanyaya imza vermek suretiyle, partimizin bu kampanyaya desteği de o zaman kamuoyuna ilan edilmiştir. Bugün de aynı çizgideyiz'' diye konuştu.

-Cumhurbaşkanı'nın görev süresi-

Bir gazetecinin, ''En son Sayın Başbakan, Cumhurbaşkanı seçim süreci için 7 yılı işaret etti. Bir yasal düzenleme yapılması yönünde görüş ortaya konuluyor. Böyle bir düzenleme gündeme gelirse Anayasa Mahkemesine taşımayı düşünür müsünüz-'' sorusu üzerine Hamzaçebi, ''CHP'nin, Cumhurbaşkanı'nın görev süresiyle ilgili görüşü öteden beri net bir şekilde kamuoyuyla paylaşılmıştır. Biz 5+5 yıllık sürenin anayasaya uygun olduğuna inanıyoruz'' dedi.

Bu yönde yapılan Anayasa değişikliğiyle, milletvekilliği dönemine ilişkin sürenin de 5 yıldan 4 yıla indirildiğini hatırlatan Hamçaçebi, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Her iki düzenlemede de Cumhurbaşkanı görev süresinin 7 yıldan 5 yıla, milletvekilliği görev süresinin 5 yıldan 4 yıla indirilmesi, birbiriyle paralellik, tutarlılık arz eden görüşler, düzenlemeler olarak ortaya çıkmıştı. Bu düzenlemeye uygun olarak, milletvekili seçimi 4 yılda yapıldı. 4 yıllık süre sonunda TBMM seçim kararı alırken, Genel Kurulda iktidar partisinin ortaya koyduğu görüşler ortadadır. 5 yıllık süre 4 yıla inmiş olduğu için milletvekilliği genel seçimi 4 yılda yapılmaktadır. Yoksa Meclisin aldığı bir erken seçim kararı değildir. 4 yıla göre belki birkaç aylık erken seçim söz konusudur.

İktidar partisinin, ''Cumhurbaşkanı'nın görev süresi 7 yıldır' yönündeki görüşü Anayasa'ya uygun değil. Bu konuda bir yasal düzenleme yapma ihtiyacı, iktidar partisinin kafasında bir tereddüt olduğunu gösteriyor. Yoksa süre 5 yıl ise bir yasal düzenlemeye ihtiyaç yoktur. Yasal düzenlemeye ihtiyaç duyuluyor ise sürenin 7 yıl olmadığı iktidar partisi tarafından kabul ediliyor demektir. Düzenleme ihtiyacı duyuluyor ise bu Anayasa'ya geçici bir madde ilave edilmesi şeklinde olmalıdır. Anayasa'ya geçici madde ilave etmeksizin, 'bu işi yasayla çözeriz' demek, millet iradesinin iktidar partisi tarafından gasp edilmesi demektir.''

Anayasa Mahkemesi süreciyle ilgili olarak da Hamzaçebi, henüz Genel Kurula gelen bir şey olmadığı için görüş beyan etmek istemediğini söyledi. Hamzaçebi, iktidar partisinin doğru yolu bulacağını düşündüğünü ifade etti.

-Fransa Meclisindeki yasa teklifi-

Hamzaçebi, bir başka gazetecinin, Fransa Meclisindeki yasa teklifine ilişkin görüşlerini sorması üzerine, bu ülkenin tutumunun kabul edilebilir olmadığını söyledi.

''Bu konuda CHP, üzerine düşeni yapmaktadır, yapacaktır'' diyen Hamzaçebi, CHP'li 2 milletvekilinin Fransa'nın bu konudaki tutumunu engellemek için Paris'te bulunduklarını hatırlattı. Hamzaçebi, şöyle devam etti:

''Fransa, kendi tarihine baksın öncelikle. Fransa'nın tarihi bu konuda kirli sayfalarla doludur. Ruanda katliamı, Cezayir'de zamanında yaşanmış olanlar, Fransa'nın ne kadar karanlık bir tarihe sahip olduğunu göstermektedir. Fransa, bu tür konulara öncülük edebilecek bir ülke değildir. Fransa'nın tutumunu CHP olarak kınıyoruz. Böyle bir teklifin yasalaşması halinde CHP'nin alınması gereken önlemler konusunda ayrı bir çalışması vardır. Zamanı geldiğinde o da kamuoyuyla paylaşılacaktır.''

A.A.