Gazeteci davaları ortadan kalkacak!
Erdoğan, 2012 yılının ilk Ulusa Sesleniş konuşmasında 3. yargı paketine değinerek...
Başbakan Erdoğan, Ulusa Sesleniş konuşmasında, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarının reddedilmesini suç sayan kararına ilişkin Fransa'da alınan kararı da değerlendirdi. Fransa Ulusal Meclisinin ardından Fransa Senatosunda da bir oylama yapıldığını hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Maalesef, tarihte aydınlanmanın öncüsü olmakla övünen bir devlet, bugün karanlık ortaçağ zihniyetinin hortlamasına öncülük ediyor. İkinci dünya savaşından sonra, Avrupa içinde bir daha çatışma yaşanmaması için birlik kurmayı esas alan Fransa, bugün ayrımcılığın, ırkçılığın, çatışmanın dilini kullanıyor. Aydınlanma Çağı'ndaki Fransa, aklı merkeze alan bir Fransa'ydı. Sarkozy dönemindeki Fransa ise dogmaları, önyargıları, hezeyanları temel alıyor.
Biz bu konuda söylenecekleri daha önce söyledik, Fransa'ya gerekli uyarılarımızı yaptık. 'Parlamentoların görevi tarih yazmak değildir' dedik. 'Bu işi tarihçilere, bilim adamlarına havale edelim' dedik. Ne var ki Sarkozy, yaklaşan seçimlerde birkaç bin oy devşirme uğruna, Avrupa değerlerini ayaklar altına almaktan çekinmemiştir.
Daha önce de söyledim, Fransa Ulusal Meclisinde ve Senatoda kabul edilen bu teklif, bizim için tamamen yok hükmündedir. Sarkozy'nin Fransası, parlamentoda tarih yazmaya kalkışarak çok tehlikeli bir sürecin kapısını zorlamaktadır. Onun için biz Türkiye olarak, Fransa'da filizlenmekte olan bu zehirli sarmaşığın daha fazla sulanmaması için Fransız dostlarımızın, Fransa halkının sesini yükseltmesini bekliyoruz. Bu aşamada, yasa teklifine karşı oy kullanan senatörlerin, Anayasa Konseyine başvurmaları için gerekli girişimleri sürdürüyoruz. İnanıyorum ki, Fransa'daki aklıselim, Sarkozy'nin öncülük ettiği bu ırkçı ve ayrımcı gidişata, bu Türkiye düşmanlığına dur diyecektir. Türkiye büyük bir ülkedir ve büyüklüğüne yakışır bir şekilde hareket edecektir. Gelişmenin seyrine göre tavır takınacak, yaptırımlarımızı etaplar halinde uygulamaya koyacağız.”
“TUTUKLU GAZETECİ DAVALARI ORTADAN KALKACAK”
Erdoğan 3. yargı paketi kapsamında getirilen düzenlemelerin hayata geçtiğinde adalet mekanizmalarımız daha güvenilir bir şekilde işleyecek, daha hızlı tecelli edeceğini vurgularken, 3'üncü reform paketinde yer alan değişikliklere değindi. Düzenlemenin içeriğini aktaran Erdoğan şu bilgileri verdi:
“Yaptığımız bu düzenleme ile hiçbir vatandaşımız artık basit suçlar kapsamına giren suçlar nedeniyle hâkim önüne çıkmak zorunda kalmayacak. Molotof Kokteyli kullananlar, patlayıcı madde kullanma suçundan cezalandırılacak. Yani Molotof Kokteyli kullanan artık elini kolunu sallayarak dolaşamayacak. Her suçun nasıl cezai müeyyidesi varsa bunun da artık cezai müeyyidesi var.
Kamuoyunda uzunca bir süredir tartışılan tutukluluk meselesine ilişkin yeni bir çerçeve çizdik. Tutuklamanın alternatifi olarak, adli kontrol tedbirinin kapsamını genişletiyoruz. Ayrıca, tutuklama kararının verilmesini zorlaştırıyoruz. Kuvvetli suç şüphesi, tutuklama nedenlerinin varlığı, tedbirin ölçülü olup olmadığı artık güçlü şekilde gerekçeli olacak.
Adli para cezasının, ya da üst sınırı 5 yıldan fazla olmayan hapis cezası gerektiren bir suçtan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmaların ertelenmesine imkân sağlıyoruz. Bu sayede, şu anda hakkında dava açılmış olan onlarca gazetecinin davası da işlemden kalkmış olacak. Son olarak şunu da ilave etmekte yarar görüyorum. Üçüncüsünü açıkladığımız bu yargı reformu paketi ile birlikte, adliye koridorlarında, mahkeme salonlarında bekleyen 2 milyon dosya etkilenecek. Altı aylık bir geçiş süreci içinde, yasaklı durumda bulunan 23 bin kitap özgürleşecek. Böylece Türkiye hem yargı ayıplarından, hem de yargı yükünden ciddi biçimde arınmış olacak.”
“ESAS ÖĞRETMEN ALIMLARI AĞUSTOS’TA”
2012 bütçesinde yapılan düzenlemelerle 29 bin memur alınması kararı verildiğini, bunun da 17 bininin Milli Eğitim Bakanlığı kadrosuna tahsis edildiğini hatırlatan Erdoğan şunları söyledi:
“Bu vesileyle, Şubat ve Ağustos aylarında öğretmen alımlarını gerçekleştireceğimizin müjdesini vermek istiyorum. Ancak, esas alımları Şubat ayından ziyade Ağustos ayında gerçekleştireceğiz. Bunun özellikle bilinmesini istiyorum. Bu vesileyle Şubat ayında atanamayan öğretmen adaylarımızın herhangi bir umutsuzluğa, herhangi bir ye’se kapılmamalarını bilhassa rica ediyorum.”
“HİÇBİR AB ÜLKESİNDE MİLLİ GÜVENLİK DERSİ YOK”
Başbakan Erdoğan geçtiğimiz hafta açıkladığı Milli Eğitim müfredatından Milli Güvenlik Dersi’nin çıkarılması konusuna da değindi. Bu dersin kaldırılması beklentisinin kendi iktidarlarının öncesine dayandığını ifade eden Erdoğan, “Bu konu, Hükümet olarak, uzun bir süreden bu yana bizim de gündemimizde yer alıyordu. Keza, Milli eğitim şuralarında da bu dersin kaldırılması teklif ediliyordu. AB raporlarında da Türkiye'nin eleştirilmesine neden oluyordu. Şunu da hatırlatmak isterim. Avrupa Birliği ülkeleri içinde yalnızca Polonya'da benzer bir ders yer alıyor. Başka hiçbir Avrupa Birliği ülkesinde Milli Güvenlik Bilgisi dersi bulunmuyor. Bütün bunlar ışığında, biz de önemli bir adım attık. Buna göre,2012-2013 eğitim-öğretim sezonundan, yani bir sonraki eğitim sezonundan itibaren bu dersi müfredattan kaldırıyoruz. Artık, Milli Eğitim Müfredatını, çağın gereklerine, bilimdeki ilerlemeye, demokrasideki gelişmeye paralel bir seviyeye taşıyoruz. Söz konusu dersin müfredatı, Sosyal Bilgiler, Tarih, Vatandaşlık Bilgisi gibi dersler içerisinde anlatılacak. Bu yeni uygulamanın da Türkiye için, eğitim camiamız için hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu. (ajanslar- Radikal)
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.