Facianın faturası 'tamirci'ye
Kayseri'de, bir cezaevi aracının hareket halindeyken içindeki 5 tutukluyla birlikte yanmasına ilişkin 10 jandarmayla...
İSTANBUL- Kayseri’de, bir cezaevi aracının hareket halindeyken içindeki 5 tutukluyla birlikte yanmasına ilişkin 10 jandarmayla beraber haklarında soruşturma açılan iki şoför için disiplin incelemesi yapan Adalet Bakanlığı’na bağlı Ceza ve Tevkif Evleri (CTE) Genel Müdürlüğü, cezaya gerek görmedi. Bakanlık ayrıca yangının servis şirketinden kaynaklandığını savunarak şikayetçi oldu. Kurban yakınlarının avukatı Necdet Edemen, Adalet Bakanlığı’nın ‘kol kırılır yen içinde kalır’ diye baktığını, olayı trafik kazası gibi görmek istediğini belirterek, oysa CTE’nin doğrudan sorumlu olduğunu belirtti.
16 Eylül 2011’de Medeni Demir, Akif Kırınlı, İsmet Evim, Sinan Aşka ve Abdulsettar Ölmez isimli mahkümlarla Van M Tipi Cezaevi’nden İstanbul’a yola çıkan nakil aracı, Kayseri Pınarbaşı mevkiinde birden alev aldı ve 5 mahküm diri diri yanarak öldü. Pınarbaşı Cumhuriyet Savcılığı, yangından ötürü iki sürücü ve 10 jandarma hakkında soruşturma açtı. İTÜ’nün bilirkişi heyetinin incelemesi sonucu, yangının araçta bakım yetersizliğinden kaynaklanmış olabileceği saptandı.
Ailelerin avukatı Necdet Edemen’in verdiği bilgiye göre, CTE de bir idari soruşturma başlattı.
Yalnızca şoför Serdar Oflaz ve Cafer Sarı’yı kapsayan disiplin soruşturması, kınama cezası bile verilmesine gerek olmadığı kararıyla son buldu. Adalet Bakanlığı da İTÜ’nün raporundan yola çıkarak, servis yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu. Bakanlığın, yangının servis hizmetleri yapılmadığı için gerçekleştiğini ileri süren şikayeti sonrası soruşturma genişledi.
‘Trafik kazası gibi...’
Avukat Edemen, iki şoför hakkında büyük ihtimalle ‘dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyet verme’ iddiasıyla soruşturma açıldığını fakat kendilerinin ‘ihmal suretiyle adam öldürme’ suçunun işlendiğine inandıklarını ifade etti. CTE’nin büyük bir sorumluluğu bulunduğunu savunan Edemen, şöyle konuştu: “Büyük sorumluluk doğurduğu raporlarla saptandı. Aracın nakle çıkacak teknik özelliklere sahip olmadığı tespit edildi. Doğal olarak, aracı göreve gönderenlerin büyük bir sorumluluğu vardır. Aracın kamu hizmetine uygun olup olmadığını denetlemeden, piyasadaki alternatiflere bakmadan bu işlere verilmemesi gerekirdi. İki şoförün yüzeysel soruşturmayla cezasız bırakılması, ‘kol kırılır yen içinde kalır’ bakışıdır. Adalet ümidimiz sekteye uğradı. Bu karar, kazanın önemsenmediğini, bir trafik kazası gibi görülmek istendiğini ortaya çıkarıyor.”
İsmal Saymaz - Radikal
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.