Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Meclis’e iade ettiği şike yasası tartışmalı-kavgalı bir oturumda TBMM Genel Kurulu’nda aynen kabul edilerek yeniden Köşk’e gönderildi. Yasaya tek muhalefet BDP’den gelirken, yasa görüşülmeden önce “Sizi sabaha kadar nöbetçi yapacağım” diyen BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli’yle tartışması sonucu sinirine hâkim olamayarak kürsüdeki bardağı yere atıp kırdı. Sabaha kadar süren görüşme sonucu 284 milletvekili kabul, 6 ret, 1 de çekimser oy çıktı.

Oylamada saatler geçtikçe sinirler gerildi. BDP adına ilk konuşan Sırrı Süreyya Önder oldu. Önder, Necip Fazıl’ın “Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul. Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa” dizelerini anımsatarak, “Önümüzdeki yasa tam da böyle bir taksimi yapıyor. Her türlü hırsızlığı, her türlü emek gaspını, zarafet dışı, centilmenlik dışı her türlü eyleyişi öyle bir affediyoruz, öyle ince bir düzenlemeler yapıyoruz ki sanki rahmetli Necip Fazıl bugünü görmüş de bunun için söylemiş gibi. Kuzulara şah olsa böyle bir taksim yapamaz” dedi.

‘Hırsımdan fırlattım’
Daha sonra kürsüye gelen Hasip Kaplan, “Şike iddianamesinde Sayın Bakan, suç örgütlerinin liderleri, haksızlıklar da var. Grup Başkanvekili Sayın Canikli’nin de adı geçiyor” deyince salonda tansiyon yükseldi. Canikli, iki eski Giresunspor Başkanı’nın konuşmasında adının geçtiğini ancak Kaplan tarafından ‘sanık’ gibi gösterildiğini belirterek, “Böyle hukukçuluk olur mu? Hukuk teröristliği olur. İnsanlık olmaz. Utanın!” dedi.

Tekrar kürsüye gelen Kaplan, Canikli’nin sözleri üzerine, “Özür dileyeceksiniz!” diye bağırırken kürsüdeki bardağı fırlatmak istedi. Son anda vazgeçerek bardağı kürsüye çarparak kıran Kaplan, kırıkları da kürsünün önüne attı. Kaplan’ın eli kesilirken AKP’li milletvekilleri ayağa kalkarak öne doğru yürüdü. Kaplan’ın üzerine yürüyen milletvekilleri, BDP ve CHP’lilerin araya girmesiyle durduruldu. Sinan Aygün ve Sırrı Süreyya Önder, Kaplan’ı kürsüden uzaklaştırdı. Kuliste de sakinleşmeyen Kaplan, oturumun açılmasının ardından yine salona geldi. Genel Kurul’da AKP’li milletvekilleri, Kaplan’ın özür dilemesini ve kınanmasını istedi. Kaplan kürsüden savunma yapmayı reddedince kürsüye BDP’li Önder geldi. AKP’li Ünal’ın “Bardağı kırıp suratıma fırlattın” demesi üzerine Kaplan, “Senin suratına bardak atmadım, bir, hırsımdan kırdım. Fırlatsam kafasına atardım” karşılığını verdi.

‘Karşıyım’ dedi ‘Evet’ verdi
Yasa, yaklaşık beş saat süren görüşmelerden sonra sabahın ilk saatlerinde kabul edilirken daha önce yasaya karşı olduğunu açıklayan ancak daha sonra partisi ile birlikte hareket edeceğini belirten Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, kabul oyu kullandı. Yasaya karşı olan Enerji Bakanı Taner Yıldız da “Evet” oyu verdi.
Yasaya muhalif olan İstanbul Milletvekili Hakan Şükür, Adana Milletvekili Ali Küçükaydın, Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün ve yasanın ‘Ergenekon’un işine yarayacağını savunan Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, oylamada yoktu. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Endonezya’da olduğu için Genel Kurul’a gelemedi. AKP’den toplam 73 kişi oylamaya katılmadı. AKP’li Halil Ürün ‘ret’ oyu verirken AKP’li Aydın Bıyıklıoğlu çekimser kaldı. MHP’li Koray Aydın partisinden farklı olarak ‘ret’ oyu kullandı. Düzenlemeye karşı olan BDP’den ise Genel Kurul’da bulunan 5 milletvekili ret oyu verdi.
 
Bundan sonra ne olacak?
Cumhurbaşkanı Gül, anayasa gereği aynen iade edilen yasaları onaylamak zorunda. Ancak Gül’ün onayladığı yasa için Anayasa Mahkemesi’nde iptal davası açma yetkisi de var. Gül’ün, önüne gelen yasayı onaylamak için önünde 15 günlük süresi bulunuyor.

‘Ben değil savcılar yazdı’
Kaplan’ın bardak kırdığı anlar tutanaklara şöyle geçti:

Kaplan: Herkes, ağzından çıkanı kulağı duyacak. (AK Parti sıralarından gürültüler) Dinleyin, zıplamayın... İddianameye ben Canikli’nin adını yazmadım, savcılar yazdı. İddianamede sanıktır demedim.
Canikli: Böyle mi söylenir? Lütfen özür dileyin Sayın Kaplan, böyle olmaz.
Ayıp, çok ayıp.
Kaplan: Niye gocunuyorsunuz?
Canikli: İddianamede böyle mi yer alınır? İddianamede sanık olarak yer alınır.
Kaplan: Doğruyu konuştuğumuz zaman bu kürsüden gelip bize hakaret edip, bize küfredip, bizi tehdit edip çoğunluğunuza güvenerek susturacağınızı zannediyorsanız...
Canikli: Ben hakaret etmiyorum.
Kaplan: (Mikrofon kapatıldı)
Ne sizin gücünüz bizim sesimizi kısmaya yeter, ne bizi korkutmaya yeter. Sayın Canikli’nin sözünü geri çekmesini talep ediyorum.
Canikli: Özür dilemesi gereken sensin.
Kaplan: Açık seçik bir şekilde tehdit vardır. Hakaret de edemezsiniz, tehdit de edemezsiniz, burada...
(Hatip su bardağını kürsüye vurarak kırdı. AK Parti ve BDP sıralarından bir grup milletvekili kürsü önünde toplandı.)

Yasa ne getiriyor?
Şike ve teşvik primi ile ilgili suçlarda verilen ‘5 yıldan 12 yıla kadar hapis’ cezası ‘bir yıldan üç yıla’ düşürülecek. Suçun, federasyon veya spor kulüpleri ile spor alanında faaliyet gösteren tüzelkişilerin genel kurul ve yönetim kurulu başkan veya üyeleri, teknik, idari yöneticileri, kulüplerin, sporcuların menajer veya temsilciliğini yapan kişiler işlerse, ceza yarı oranında artırılacak. Şike ve teşvik primi kapsamına giren suçlarda ‘hükmün açıklanmasının geri bırakılması’ kararı verilemeyecek; verilen hapis cezası paraya çevrilemeyecek ve ertelenemeyecek. Şike suçunun birden fazla işlenmesi halinde, bunlardan en ağır cezayı gerektiren fiilden dolayı verilecek ceza, 4’te 1’den 4’te 3’üne kadar arttırılarak tek ceza olarak uygulanacak. Şike suçundan mahkûm olan kişi, spor kulüpleri ve federasyonların yönetim ve denetim organlarında görev yapamayacak.

Muharrem İnce gazetecileri kızdırdı
Görüşmeler sırasında CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, milletvekillerinin 18 saat çalıştığına dikkat çekerek, “Yarın ya da öbür gün gazetelerde uyuklayan, esneyen milletvekillerini göreceğiz. Sanki 18 saat bu kapalı mekânda durup da esnemeyen, uyuklamayan bir insan olabilirmiş gibi. Bunu haber diye yutturacaklar bize, bu da meslek olacak” dedi. Milletvekillerinin emeklilik sorununa değinen İnce “Kimden neden korkuyoruz? İki gazeteci yazacak diye mi korkacağız?” sözleri milletvekilleri tarafından alkışlandı. Sözleri gazeteci derneklerinin tepkisine neden olan İnce daha sonra sözlerinin yanlış anlaşıldığını söyleyerek özür diledi. (Radikal)