‘Sadece yeşil zemine odaklanarak yazı yazmanın en zor olduğu günler’ klişesi yakamızdan bir türlü düşmüyor. Önce Uludere’de bombaların hedefi olan 35 kişi boğazımıza bir yumruk gibi oturuyor. Çabalıyoruz ama nefes almak zor. Yine de elimizden gelenin fazlasını yapıp “Sonunda ufak bir soluk çektik” diyoruz ki ‘trafik canavarı’ başrolü alıyor. Yollar, takımlarını yalnız bırakmamak için arabalarına atlayan dört Bordo-Mavili taraftarı ayırıyor sevdiklerinden. Daha içimize düşen ateşin alevi azalmadan Alanya’dan gelen haber yıkıyor hepimizi. Devre arası kampına giden Keşanspor otobüsünün uçuruma yuvarlanması çınlıyor kulaklarımızda, Can Çetinkaya ve Güner Yıldız’dan gelen kötü haber yıkıyor dünyayı başımıza. Kelimeler Orhan Veli’yi haklı çıkarırken, acımızı hafifletecek tek şey olan futbola sarılmaktan başka bir yol kalmıyor bize.
 
İlk yarı direğe takıldı
 Bu yüzden İstanbul BB-Trabzonspor maçı ayrı bir önem kazanıyor. İki taraf için de güzel oyunla gidenleri selamla şansı sunuyordu. Bordo-Mavililer de bu bilinçle başladı sanki. Sol kanatta yeni transfer Olcan’ın süratine bindirilmiş fırsatçıklar 5 ile 7. dakikalar arasını işgal ederken, sezon başından beri Burak’a atılan toplar dışında planı olmadığını düşündüğümüz Şenol Güneş, bu kez Halil’i öne atıp Burak’a ‘trailer’ olarak sahaya sürmüştü. Lakin sadece 20 dakika. Sonra yeniden eski tas eski hamam...
Ev sahibinin rakip alanı neredeyse hiç düşünmediği maçta güzellik beklentimizin mecburi istikameti olan konuk ekip (tribünlere göre pek de misafir olarak addedilemezlerdi ama) 5. dakikadaki penaltı beklentisi dışında ilk resmi girişimini 24’te Olcan’ın ortasında seken topa Halil’in uzun mesafelisiyle hayata geçirdi.
35’teki Burak füzesi ise Trabzon adına devrenin ikinci ve son fırsatıydı ki o da direğe takıldı. Arif Erdem’in öğrencileri ise 45 biterken Doka’nın soldan kullandığı serbest vuruşta heyecanlansa da ilk perde çoktan 0-0’a bağlanmıştı.
 
Olcan 90 dakika oynadı
 İkinci perde ilkine hiç de benzemeyen bir start aldı. Öyle ki iki teknik direktörün oyuna müdahale ettikleri 55. dakika olmasa hâlâ oyuncuların soyunma odasında olduğunu düşünebilirdik. Zira sahada değillerdi. Ancak İstanbul Büyükşehir Belediyespor’da Tom-Visca, Trabzon’da da Adrian-Alanzinho takasları ikinci 45’in gerçek başlangıcı oldu. Alanzinho’nun 58’deki şutu da kanıtı. Bu vuruştan feyz alan Burak dört dakika sonra sebest vuruştan Oğuzhan’ı rahatsız etmeyi başardı fakat tabelayı değiştiremedi.
Bu andan sonra, baştaki güzel futbollu ‘Elveda’ umudumuzu rafa kaldırıp, en azından gole taçlandırılacak bir veda valsine meylettik. Güneş’in Halil-Henrique takasının tek sebebi bu değildi süphesiz. O, İBB karşısında Olimpiyat’ta ‘5’te 5’ istiyordu. Ve istediğini de 80’deki Olcan-Henrique-Burak üçgeninin meyvesi ile aldı: 0-1. Burak’ın 90+5’deki ‘16’da 19’u ise skoru tescilledi: 0-2.

Şimdiden 19’a ulaştı
 Geçen sezon toplamda 19 gol atan Burak Yılmaz bu sezon dünkülerle birlikte aynı sayıya ulaştı. Genç forvet takımının 28 golünden 19’una imza attı.

‘26 Ocak’ta konuşacağım’
Trabzonspor’un hocası Şenol Güneş, maç sonunda yaptığı açıklamada Futbol Disiplin Talimatı’nın 58. maddesinin görüşüleceği TFF’nin 26 Ocak’taki olağanüstü genel kuruluna değinerek. “Genel kurula gitmek istiyorum. Hiç konuşmadım, ilk defa konuşacağım. Her şeyi söylerim” dedi. Güneş, maç için ise şunları dile getirdi: “Her maç final. Bunun da getirdiği bir baskı oluyor. Yarışta yukarı çıkabilmek için 3 puanlar almamız gerekiyor. İlk yarı yavaş oynadık, saha da çok ağırdı. Oyun hareketlenince skor kendiliğinden geldi.”
Belediye’nin hocası Arif Erdem ise “İyi oynamıza karşın puan kaybımız sürüyor. İkinci yarıda bizim takımımızın çok daha iyi oynadığını düşünüyorum. Şu an iniş devresindeyiz, bundan sonraki maçlarda çıkışı yakalarız” diye konuştu.

Şener’den ceza esprisi
Statlarda maç seyretme cezası kaldırılan Trabzonspor Başkanı Sadri Şener, dün tribündeki yerini aldı. Şike davasında hakkında hapis cezası istenen TFF Başkanvekili Göksel Gümüşdağ da protokol tribününden takip etti. Diğer yandan maçı Milli Takım’ın hocası Abdullah Avcı da izledi.
Espritüel kişiliğiyle bilinen Sadri Şener, mizahi yönünü dün de gösterdi. Şike davasından ötürü konulan seyirden men cezasının kaldırılmasını değerlendiren Şener, “Ceza kaldırıldı. Gerçi benim için zor olacak, eskiden burada imza atmaya gidiyordum. Şimdi Trabzon’a maça gideceğim” dedi.

‘34. dakika protestosu’
Karşılaşmayı yaklaşık 15 bin Bordo-Mavili taraftar izledi. Trabzonlular maçın 34. dakikasında gökyüzüne siyah balon bırakıp Fenerbahçe ve başkanı Aziz Yıldırım aleyhine de bağırarak, “Düşürün, düşürün, şike yapanı düşürün” diye bağırdı.