’Şamil’i tehdit etmişim’

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan ve AKP Milletvekili Şamil Tayyar arasındaki polemik devam ediyor. Ahmet Hakan'ın şike yasası konusunda önce 'istifa ederim' diyen ve ardından geri adım atan Şamil Tayyar'ın tavrını eleştirmesi ile başlayan polemik, Tayyar'ın Ahmet Hakan'a 'Kalın kafalı.. şerefisz..' gibi ifadeler kullanmasıyla daha da tırmandı.
İşin ilgniç tarafı ise, bu ifadeleri kullanan Şamil Tayyar, önceki gün Ahmet Hakan'ın kendisini tehdit ettiğini iddia etti. Daha önce de spor yorumcusu Rıdvan Dilmen'in kendisini ölümle tehdit ettiğini iddia eden Tayyar'ın bu iddiası üzerine Ahmet Hakan, AKP'li vekille aralarında geçen elektronik yazışmaları yayımladı.
İşte o yazışma ve Tayyar'ın 'tehdit' olarak algıladığı ifade....
Şamil’i tehdit etmişim
AK Parti Milletvekili Şamil Tayyar, kendisiyle ilgili yazdığım son yazının ardından kayıplara karışmıştı.
Nihayet dün sabah piyasaya çıkmış.
Bir televizyon programında benim kendisini tehdit ettiğimi söylemiş.
Güya kendisine “Hakkında öyle şeyler yazarım ki insan içine çıkamazsın” demişim.
Böyle bir şey dedim mi?
Bu soruya cevap vermek için Şamil Tayyar’la aramızda geçen e-mail yazışmalarının kayıtlarını ortaya koymam gerekiyor.
Yazışma trafiğinden “ilgili” bölümleri aynen aktarıyorum:
- ŞAMİL TAYYAR: İkimiz de çok iyi biliyoruz ki eleştiriyle hakaret aynı değildir. Beni istediğin gibi eleştirebilirsin, en ufak itirazım olmaz. Belki o eleştiriden yararlanır, kendime çekidüzen veririm. Maalesef benimle ilgili yazılarında sürekli müstehzi, dalgacı, aşağılayıcı, tahkir edici ifadeler kullandın. Kimi zaman hakaret ettin, ilk ismimle hitap ederek bu tavrını pekiştirdin.
- AHMET HAKAN: Ben sana hiçbir zaman “kalın kafalı” demedim. Bariz bir hakarette bulunmadım. Eğer böyle düşünüyorsan mahkemeye verirsin. Ben müstehzi isem sen de müstehzi ol, ben alay ediyorsam sen de alay et. Ama bunlarla hakareti birbirine karıştırma. Bunlar nihayetinde bir üsluptur. Üslubumdaki alaycılık, müstehzilik sadece seninle ilgili yazdıklarımda ortaya çıkmıyor ki...
- ŞAMİL TAYYAR: Benim tavrımı dalgacı bir üslupla Tayyip Bey’e karşı teste tabi tuttun. Siyaseten bedel ödemeyi göze aldığım ilkeli yaklaşımı küçümsedin. Başka biri olsa kahraman yapardınız, şahsım mevzu olunca ti’ye aldınız.
- AHMET HAKAN: Sen artık gazeteci değilsin, siyasetçisin. Dolayısıyla senin tavrını, siyasi liderine karşı teste tabi tutmak, bizim en doğal hakkımızdır. Ne hakkı yahu! Bizim işimizdir bu. Liderinle teste tabi tutulmak istemiyorsan siyaseti bırakırsın. Ya da sonuçlarına katlanırsın. Ama sen hem “kahraman” olmak, hem de “teste tabi tutulmak” istemiyorsun. İkisi birden olmaz.
- ŞAMİL TAYYAR: Prensibim şudur: Hakaret edersen iki misli cevap alırsın, efendi olursan iki adım yaklaşırım.
- AHMET HAKAN: Eğer benim müstehzi üslubum karşısında efendiliğini bozup iki katı cevap vereceksen bu senin için çıkmaz yol olur. İki katının seni utandıracağı şeyler yazarım, işin içinden çıkamayabilirsin.
- ŞAMİL TAYYAR: Güzel... Tehdidi de öğrenmişsin. Beni tanımıyorsun, bu konuda en az senin kadar mahir olduğumu unutma. İstersen Odatv tutanaklarından başlayalım. En iyisi boş ver, başın belaya girer, bir şey olur, benden bilirsin.
- AHMET HAKAN: Maksadım tehdit değildir. Kimseyi tehdit etmem ben. Kişiliğim müsait değil. Sana sadece “iki katı” üzerinden bir şey söyledim. Yani ben sana istihza yapınca, sen bana “kalın kafalı”, “şerefsiz” diyorsun ya... Bu durumda ben de sana “kalın kafalı”, “şerefsiz” falan dersem sen ne karşılık vereceksin? Bunun “iki katı” ne olacak? Ana avrat mı gideceksin? Bunu demek istedim. Ama sen düpedüz tehdit ediyorsun. Odatv falan... Odatv tutanaklarını açmazsan namertsin. Aç bakalım. Hiç durma”.
Okudunuz.
Benim yazdıklarım da ortada...
“Milletvekili” sıfatını taşıyan bir şahsın “kızdırma, yoksa açarım dosyayı” türü aleni tehdidi de ortada...
Bu bariz tehdide rağmen...
“Ahmet Hakan beni tehdit etti” şeklindeki üste çıkma çabası da ortada...
Sanırım Şamil Tayyar ile aramızda şöyle bir fark var:
Biri bana “sen beni tehdit ettin” deyince...
Ben acayip alınıyorum, kendimi hakarete uğramış gibi hissediyorum, tehdit etmeyi kendime hiç ama hiç yakıştıramıyorum.
Ama biri Şamil’e “sen beni tehdit ettin” dediğinde...
Şamil’in umurunda bile olmuyor.
Hal böyle olunca...
Benim Şamil’le başa çıkmam asla ve kata mümkün olamıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.



- 22:47 - Artuklu Üniviversitesi Rektörü Özcoşar, Midyat'ta fakülte temelinin atılması hakkında konuştu
- 22:41 - DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Midyat’ta halkın nabzını tuttu, esnafları dinledi...
- 16:57 - Midyat için güzel gelişme daha !
- 08:09 - Terör Şehidi Mazlum Gözenoğlu, Dualarla Anıldı, Hayrına Bin Kişilik Mevlit Yemeği Verildi
- 11:47 - Şehit Aileleri Derneği Başkanlığı'na Mehmet Mekan Taş Seçildi
- 08:50 - Midyat'ta, Öğrenciler Ve Polislerden Hayatı Önceleyen Anlamlı Etkinlik
- 16:45 - Ömerli Esnafının, 10 Yıllık Hayali Olan Sanayi Sitesi İçin Çalışmalara Başlandı
- 09:59 - Türkiye Ve Suriyeli Gençlerden 'Her Fotoğraf Bir Hikaye' Sergisi
- 11:55 - Midyatlı Kadınlar, El Emeği Takı Üretimiyle Ev Ekonomisine Katkı Sağlıyor
- 20:28 - Başkan Veysi Şahin, müjdeleri peş peşe sıraladı !
- 11:59 - Müsiad Mardin Şubesi, Mehmet İleri İle 'Yola Devam' Dedi
- 12:30 - Sermiyan Midyat, Halk Eğitimi Merkezi ve Adem'deki Kursları Gezdi
- 11:47 - Midyat Muhtarlar Derneği, İlk Kongresini Yaptı
- 11:09 - Camide 'Hayır Marketi' Açıldı
- 09:28 - Ömerlili Kadınların 27 Yıldır Geçim Kaynağı: Halı Dokuma
- 1DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Midyat’ta halkın nabzını tuttu, esnafları dinledi...
- 2Artuklu Üniviversitesi Rektörü Özcoşar, Midyat'ta fakülte temelinin atılması hakkında konuştu
- 3Terör Şehidi Mazlum Gözenoğlu, Dualarla Anıldı, Hayrına Bin Kişilik Mevlit Yemeği Verildi
- 4Midyat için güzel gelişme daha !
Tel : 0542 250 01 91 / SizinMedya.Com / Midyat / Mardin | Haber Yazılımı: CM Bilişim